Çamlıca Kulesi 2 Yaşında!
İstanbul’un en yüksek yapısı unvanını taşıyan Çamlıca Kulesi, 369 metre uzunluğu ve deniz seviyesinden 587 metre yüksekliğiyle öne çıkıyor. Bu eşsiz yapı, dünya çapında bir ilke imza atarak tam 100 radyo istasyonunu bünyesinde barındırıyor. Mühendislik harikası olan İstanbul Çamlıca Kulesi, frekans karışıklığı olmadan, kesintisiz ve mükemmel bir şekilde yayın yapabilme özelliğine sahip.
İstanbul’da 100’den fazla radyo ve televizyon vericisini bir arada toplayarak tek noktadan yayın yapan, deniz seviyesinden 587 metre yüksekliği ile şehrin çatısı konumunda görkemli bir yapı yükseldi. Mühendisler, Çamlıca Tepesi’ndeki 100 radyo ve 17 televizyon vericisini bir araya toplayarak sadece İstanbul’un merkezindeki anten yığınını ortadan kaldırmadı. Aynı zamanda hem kesintisiz kapsama alanı sundu hem de sınırların altında radyasyon oranıyla güvenli bir ortam oluşturdu.
Çamlıca Kulesi İstanbul’un merkezinde tüm ihtişamıyla ayakta duruyor. Bu güzel manzarayı izlemek keyifli olabilir ama bulunduğu konuma baktığımızda onun manzarası çok güzel. İstanbul’un tüm dünya tarafından tanınmış güzelliği, onun çağa ayak uyduracak şekilde güncellenmesini de gerektiriyor. Hem tarihi yapıların korunması hem modern yapıların üretilmesi hem de bunları yaparken ortak bir estetikte bütünlüğün sağlanması önem kazanıyor.
Çamlıca Kulesi Nerede?
Çamlıca Kulesi Ziyaret Saatleri
Hafta içi (Pazartesi-Cuma): 09:00 – 20:00
Hafta sonu (Cumartesi-Pazar): 09:00 – 22:00
Ziyaret saatleri, mevsimsel ve özel etkinliklere bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Ziyaret etmeden önce güncel saatleri doğrulamak için resmi Çamlıca Kulesi web sitesini veya ilgili bilgilendirme kaynaklarını kontrol etmek önemlidir.
Çamlıca Kulesi Nasıl İnşa Edildi?
Şehrin en kalabalık noktalarından birinde siluete uygun ve teknolojiyi içinde barındıracak 369 metre yükseklikteki devasa bir anten nasıl inşa edilir?
Kule için önce Küçük Çamlıca tepesinde deniz seviyesinden 218 metre yükseklikteki alanda devasa bir çukur açıldı. Ardından özel bir betondan üretilen en şiddetli rüzgarlara ve depreme dayanıklı iskelet yapı göğe doğru metrelerce yükseldi. Daha sonra kulenin tüm ağırlığını taşıyan iskeletin içinden en üst noktaya 1200 tonluk çelik anten bloğu taşındı ve İstanbul’un en yükseği ünvanını aldı. Kulenin final görünümünü verecek tasarımın son aşaması olan katlarsa bir çiçeğin açması gibi parçalar halinde iskelet üzerinde yerini aldı.
İki yıl öncesine kadar Çamlıca tepesinde ne vardı? Çamlıca Kulesi yoktu. Bunun yerine 33 tane çelik anten vardı. Bu çelik antenler, apartmanların, ofislerin üzerindeydi. Radyasyon yayan, tehlike barındıran, sağlık bozan faktörlerdi. 33 tane anten yerine bunları tek kulede toplasak kalitesiz bir yayın yerine, kaliteli, sürekli, kesintisi olmayan dijital bir yayına dönüştürüldü. Bir ülkenin dijital mimari ve altyapı teknolojisinin ilerlemesi o ülkenin dış görünüşünün de bu gelişmelere uygun olmasını gerektirir. Çamlıca Tepesi İstanbul’un en güzel manzarasına sahip olmasına rağmen üzerindeki anten yoğunluğu Topkapı Sarayı’nın Sultanahmet Camii’nin Kız Kulesi’nin Rumeli Hisarı’nın yer aldığı böyle muhteşem bir şehir için çok fazla kirlilikti. Ama mühendisler için şehrin görünüşünden önce şehrin sağlığı geliyordu. Ve bu demir anten yığınının yaydığı radyasyonun da azaltılması gerekiyordu. Bunlar, b büyük proje ile sağlanmış oldu.
İstanbul’u Dünyanın başkenti olarak tanımlayan Fransız şair ve yazar Alphonse De Lamartine, “Dünyaya son bir kere bakacaksan deseler o bakışı Çamlıca tepelerinden bakmaya arzulardım” demiş. İşte şairlere bile ilham veren böyle bir şehrin, böyle güzel bir tepesi, gerek peyzajıyla gerek estetik yapısıyla gerekse insan sağlığına yaptığı katkıyla, yeni bir simge yapı kazandı. Çamlıca Kulesi anten ve radyasyon kirliliğini yok etmek için tüm verilerin bir araya getirilip teknolojik altyapıyla karasal yayınların tek bir noktadan kontrol edildiği tasarımsal açıdan da çağının ötesinde bir yapı.
