Bilişim Teknolojileri Dersi Daralıyor
DİN ÖĞRETİMİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ tarafından 2025-2026 eğitim öğretim yılından itibaren İmam Hatip Ortaokullarında uygulanacak olan haftalık ders çizelgesi, Bilişim Teknolojileri ve Yazılım dersinin haftalık ders saatinin 2 saatten 1 saate düşürüldüğünü gösteriyor. Bu karar, sahada görev yapan Bilişim Teknolojileri öğretmenleri arasında büyük bir endişe ve hayal kırıklığı yaratmış durumda. Özellikle Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) “Yenilikçi Sınıflar Projesi” kapsamında okullara sağladığı Bilişim Teknolojileri (BT) donanımları ve öğretmenlere TEKNOFEST, TÜBİTAK gibi yarışmalara katılım konusunda yaptığı teşvikler göz önüne alındığında, ders saati azaltımı çelişkili bir tablo çiziyor. Bu blog yazısında, bu kararın Bilişim Teknolojileri öğretmenleri ve norm kadrolar üzerindeki olumsuz etkilerini ve sahaya yansımalarını detaylı bir şekilde ele alacağız.
Bilişim Teknolojileri ve Yazılım dersi, günümüz dünyasında öğrencilerin dijital okuryazarlık, problem çözme, analitik düşünme ve kodlama gibi 21. yüzyıl becerilerini kazanmaları için hayati önem taşıyor. Teknolojinin hızla geliştiği bir çağda, öğrencilerin bu alandaki yetkinliklerinin artırılması, onların gelecekteki kariyerleri ve toplumsal yaşama adaptasyonları için vazgeçilmezdir. MEB’in de bu doğrultuda BT sınıflarına yaptığı yatırımlar ve öğretmenleri bilimsel projelere yönlendirmesi bu bilincin bir göstergesiydi. Ancak ders saatinin yarı yarıya düşürülmesi, bu vizyonla tezat oluşturmaktadır.
Bilişim Teknolojileri Öğretmenleri Açısından Olumsuz Etkiler
Ders saati azaltımı, Bilişim Teknolojileri öğretmenlerinin mevcut iş yükü ve motivasyonu üzerinde ciddi olumsuz etkiler yaratacaktır. Öncelikle, ders içeriğinin ve kazanımların işlenmesi için yeterli zaman kalmayacaktır. 2 saatte bile konuları derinlemesine işlemek ve öğrencilere yeterli pratik imkanı sunmakta zorlanan öğretmenler, 1 saatlik sürede dersi yüzeysel geçmek zorunda kalacaklardır. Bu durum, dersin verimini düşürecek ve öğrencilerin bilişim alanındaki temel bilgi ve becerileri edinmelerini engelleyecektir. Örneğin, kodlama, robotik veya web tasarımı gibi konularda öğrencilerin uygulamalı çalışma yapmaları, 1 saatlik ders içinde neredeyse imkansız hale gelecektir. Bu da öğrencilerin teorik bilgiyi pratikle birleştirme ve kalıcı öğrenme sağlama fırsatlarını kısıtlayacaktır.
İkinci olarak, öğretmenlerin TEKNOFEST ve TÜBİTAK gibi projelere katılımları zorlaşacaktır. Bu tür yarışmalar, öğrencilerin bilgi ve becerilerini somut ürünlere dönüştürdükleri, problem çözme yeteneklerini geliştirdikleri önemli platformlardır. Öğretmenler, bu projeler için öğrencilerine ders dışında ekstra zaman ayırmak zorunda kalırken, ders saatinin azalmasıyla zaten kısıtlı olan zamanları daha da daralacaktır. Bu durum, öğretmenlerin proje üretme ve öğrencileri motive etme çabalarını olumsuz etkileyecek, dolayısıyla Türkiye’nin teknoloji alanındaki genç yeteneklerinin gelişimine sekte vuracaktır.
Üçüncü olarak, öğretmenlerin mesleki doyumları ve motivasyonları düşecektir. Kendi alanlarında yetkinliklerini tam anlamıyla sergileyememek, öğrencilere yeterince faydalı olamamak hissi, öğretmenlerin mesleki şevkini kıracaktır. MEB’in BT donanımlarına yaptığı yatırımın, ders saati yetersizliği nedeniyle tam randımanlı kullanılamaması da öğretmenlerde hayal kırıklığı yaratacaktır. Bir yandan en son teknolojiye sahip sınıflar sağlanırken, diğer yandan bu sınıfların etkin kullanımı için gerekli ders saatinin kısıtlanması, adeta “kütüphanesi olan ama okuma saati olmayan” bir durumu ortaya çıkaracaktır.
Norm Kadro Açısından Olumsuz Etkiler
Ders saati azaltımının en ciddi sonuçlarından biri de Bilişim Teknolojileri öğretmenlerinin norm kadroları üzerindeki olumsuz etkisidir. Ders saati sayısının düşmesi, okulların BT öğretmeni ihtiyacını azaltacaktır. Bu durum, mevcut BT öğretmenlerinin norm fazlası durumuna düşmelerine veya il içinde başka okullara atanmalarına neden olabilir. Özellikle kadrolu öğretmenler için bu durum, kariyerlerinde belirsizliğe yol açacak ve motivasyonlarını düşürecektir. Üstelik, yeni mezun BT öğretmenlerinin atama şansları da bu karardan olumsuz etkilenecektir. Öğretmen açığı olan bölgelerde dahi, ders saati düşüşü nedeniyle yeni alımlar azalabilir, bu da işsiz genç öğretmen sayısını artırabilir.
Ayrıca, ders saati azlığı nedeniyle okullarda BT sınıflarının atıl kalma riski bulunmaktadır. MEB’in büyük yatırımlarla donattığı bu laboratuvarlar, yeterli ders saati olmadığında verimli bir şekilde kullanılamayacak, yapılan yatırım boşa gidecektir. Bu durum, kamu kaynaklarının etkin kullanılmaması anlamına gelir. Laboratuvarların sadece birkaç saat kullanılıp geri kalan zamanda boş kalması, hem materyal israfına hem de öğrencilerin teknolojiye erişim fırsatlarının kısıtlanmasına neden olacaktır.
Sahaya Yansıyacak Olumsuz Etkiler ve Çözüm Önerileri
Bu kararın sahaya yansıyacak olumsuz etkileri oldukça geniştir. Öğrenciler, temel bilişim becerilerinden mahrum kalacak, dijital dünyada rekabet edebilme yetenekleri zayıflayacaktır. Öğretmenler, mesleki doyumlarını yitirecek ve motivasyonları düşecektir. En önemlisi, Türkiye’nin dijital dönüşüm hedefleri ve nitelikli insan kaynağı yetiştirme çabaları bu karardan olumsuz etkilenecektir.
Bu noktada, DİN ÖĞRETİMİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ’nün bu kararı yeniden gözden geçirmesi büyük önem taşımaktadır. Bilişim Teknolojileri ve Yazılım dersinin haftalık ders saatinin en azından eski düzeyinde (2 saat) tutulması, hatta günümüz şartlarında artırılması gerektiği düşünülmelidir. Ayrıca, ders saatlerinin artırılmaması durumunda, öğretmenlerin proje tabanlı çalışmalarına ve öğrenci kulüplerine daha fazla destek sağlanması, BT sınıflarının ders dışı etkinliklerde daha aktif kullanılması teşvik edilmelidir.
Eğitimin kalitesi ve öğrencilerin geleceği için, bilişim teknolojileri dersinin hak ettiği değeri görmesi ve gerekli ders saatinin sağlanması elzemdir. Aksi takdirde, Türkiye’nin dijital çağdaki rekabet gücü zayıflayacak ve genç nesillerin potansiyeli tam anlamıyla ortaya çıkarılamayacaktır.
Bu konudaki düşünceleriniz nelerdir? Sizce ders saati azaltımı başka ne gibi sorunlara yol açabilir?
